Aslı Arslan'ın kaleme aldığı Beyaz Leke, 2027 yılında geçen distopik bir romanda bizleri özgürlük ve aşk mücadelesine ortak ediyor. Hikaye, yasaklı bir kitap okumaktan tutuklanan milletvekili Adnan Atalar'ın avukat kızı Eftalya'nın, onu kurtarmak için verdiği mücadeleyi konu alıyor. Bu mücadele onu, BL Örgütü'nün lideri Mahkûm Tugay Demir Çeviker ile tanıştırıyor ve Eftalya'nın hayatı sonsuza dek değişiyor.
Karanlığın Gölgesinde Bir Aşk Hikayesi
Eftalya ve Tugay, zıt karakterlere sahip olsalar da ortak bir hedefe sahipler: Özgürlük. Krallığın baskıcı rejimine karşı mücadele eden BL Örgütü'nün lideri Tugay, soğuk ve sert bir görünüme sahipken, Eftalya idealist ve duygusal bir avukat. Bu zıtlıklar, aralarında gerilim ve çekim yaratıyor. Aşkları imkansız görünse de, zorluklara rağmen birbirlerine tutunuyorlar.
Distopik Bir Dünyada Mücadele
Beyaz Leke, bize karanlık bir gelecek sunuyor. Krallık, yasalarıyla halkı kontrol ediyor ve özgürlükleri kısıtlıyor. Bu distopik dünyada, Eftalya ve Tugay gibi cesur ruhlar umut ışığı oluyor. BL Örgütü'nün mücadelesi, okurlara özgürlük için savaşmanın önemini hatırlatıyor.
Karakterlerin Gücü
Eftalya ve Tugay, romandaki en etkileyici karakterler. Eftalya'nın zekası ve cesareti, Tugay'ın kararlılığı ve liderliği ilham verici. Roman boyunca yan karakterler de hikayeye derinlik katıyor. Her birinin kendine özgü hikayeleri ve mücadeleleri var.
Eleştiriler ve Yorumlar
Beyaz Leke, bazı okurlar tarafından fazla duygusal ve klişe bulunsa da, genel olarak olumlu yorumlar alıyor. Hikayenin sürükleyiciliği, karakterlerin derinliği ve özgürlük teması övgü topluyor.
Sonuç
Beyaz Leke, distopik bir aşk hikayesi arayanlar için sürükleyici ve duygusal bir okuma deneyimi sunuyor. Roman, özgürlük ve adalet temalarıyla da okurları düşünmeye sevk ediyor. Genç kızlar için ideal bir kitap olsa da, her yaştan okurun keyif alabileceği bir eser.
Puanım: 4/5
Beyaz Leke'yi okumanızı tavsiye ederim. Özellikle özgürlük ve aşk hikayelerini sevenler, bu romandan keyif alacaktır.
Yorumlar 11
Bir yorum Yaz