Türkçetr
Mir.az » Kitaplar » Nazan Bekiroğlu "Cümle Kapısı" PDF

Nazan Bekiroğlu "Cümle Kapısı" PDF

Nazan Bekiroğlu "Cümle Kapısı" PDF
  • Değerlendirme: 1
  • Yorumlar: 0
Popülerlik 100% 100%


Dikkat Çekenler

Kelimeyle değil, cümleyle düşündüğümü fark ettim ben. Muhal farz bile olsa "Her şeyi özetleyecek bir cümle" tutkum, mana birimimin cümle olmasından. Karmaşık cümlelerle konuşmayı sevmem, öyle düşünmemden. Başka türlü anlatamıyorum, bu yüzden mazurum ben.
Faturaların, makbuzların, ihbarnamelerin arkasına.
Mektup zarflarının, davetiyelerin, program kartlarının boşluklarına.
Peçetelerin üzerine.
Kitapların, kenar sularına, kapak içlerine.
Defterlerin, sayfaların değil kıyılarına köşelerine.
Yazılıp da bırakılmış; bilinç kendine bile hırsız, kim bilir bazıları hatırlanmış da sonradan unutulmuş bunca cümleyi bir yerlerden bulup da çıkarmam. Burada böyle bir kapı açmam.
Cümle Kapısı: Kalbin Kapısı.
Sonra, sebebi malûm sırrı meçhul, yani bana muamma, tutup bu kapıyı kapatmam.
Eğer beni okuyanla paylaşım isteği ve daha yakından tanışma beklentisinden değilse, defterimde kalan cümleden kurtulma isteğimden.
Bir şey değil, yeni bir şey söylemek için.

 * * * * *  

Nazan Bekiroğlu'nu okudukça hayran olmaya başladım. Her ne anlatırsa anlatsın ben bu işi biliyorum kararlılığında cümleler kuruyor. Okurunu alıp anlatmak istediği mekana ve zamana götürüyor, ayrıntıları tek tek gösteriyor.

Yazarın ilk okuduğum Nar Ağacı kitabını bitirdikten sonra diğer kitaplarını da okumaya karar vermiştim. Aradan bir hayli zaman geçse de rastgele seçtiğim Cümle Kapısı'nı okudum. Aynı tat aynı lezzet. Ama çok daha ilginç bir kitap. 

İlk bölümde ölümleri bu gün bile meçhul kalan Şems-i Tebrizi ile İsa peygamberi anlatmış. İlginç bir benzerlikten yakalamış sonlarını.  İlk kısımda zamanın Konya'sına konuk olurken ikinci kısımda Son Akşam Yemeğinden sonraki ihaneti görüyoruz. Hem Konya halkına hem de ihanet eden havari Yehuda'ya değer miydi duygusuyla bakıyoruz.

Zindan risalesinde hapishanelerin varlığını sorguluyoruz. Hapishanelerin aslında adi suçluları cezalandırmak amacıyla değil iktidarın kendini korumak amacıyla varlığını sürdürdüğünü görüyoruz. Bu nedenledir ki her rejim muhalifi yazar ve çizerin yolu düşüyor buralara. Sadece bu da değil. İktidara geçmesi muhtemel günahsız şehzadelerin, rejim muhaliflerinin hatta rejimin kendi çocuklarının yerleri de oluyor mutlaka. Yönetim değişince mekanların yer değiştirmesi de bu dünyanın farklı oyuncularla tekrar eden hikayesi gibi sanki. 

Üçüncü bölümde Sevgilim İhanet'i okuyoruz. Babalar ve oğulların asırlar boyunca süren kanlı mücadelesini gözlüyoruz. Çoğunluğu tahta kavuşmak için babasının sonunu hazırlarken Sultan Süleyman gibi Mustafa'sına kıyanları da görüyoruz. Üstelik dünyanın doğusunda da batısında da, başında da sonunda da durum aynı.

Kendi sonunu yazanlar da varmış bu hayatta. Üstelik sayıları da bir hayli fazla. Roman kahramanının intiharında ya da kendinden öncekilerin intiharlarına övgülerinde...  

Cümle kapısı özetlenemeyecek kadar tarih, edebiyat ve mitoloji bilgisiyle dolu. Bu nedenle lafı fazla uzatmaya gerek yok. Son söz olarak Nazan Bekiroğlu okumalarım devam edecek...

Abdullah ÖZER - Blog Yazarı
Nazan Bekiroğlu "Cümle Kapısı" PDF
Kitabı sadece kayıtlı kullanıcılar indirebilir.

Yorumlar 0

Bir yorum Yaz
Henüz yorum yok ama ilk yorumu yazan siz olabilirsiniz.!

Bir yorum Yaz