Muhammed Emin Zeki Beg - "Kürtler Ve Kürdistan Tarihi" PDF
Şubat 1880’de Süleymaniye şehrinde doğdu. Babası tütün ticaretiyle uğraşan Hacı Abdurrahman, dedesi Mahmud Ağa’dır. Öğrenimi sırasında parlak zekâsından dolayı kendisine “Zekî” lakabı verildi. Farsça eğitim veren Molla Abdülazîz Medresesi’nde ilk eğitimini aldıktan sonra ilkokula kaydoldu (1892). Ertesi yıl askerî rüşdiyenin ikinci sınıfına geçti, buradan mezun olunca Bağdat’ta askerî idâdîye girdi (1896). Ardından İstanbul’daki Harbiye Mektebi’ne devam etti ve ikinci mülâzım rütbesiyle mezun oldu (1902). Harp Akademisi’ni yüzbaşı rütbesiyle birincilikle bitirdi (1904). Bağdat’taki Altıncı Ordu’da göreve başladıktan bir yıl sonra Emlâk-i Seniyye İdaresi’ne mühendis tayin edildi. II. Meşrutiyet’in ilânı üzerine kendi isteğiyle Edirne’deki İkinci Ordu’ya tayini yapıldı; ancak İstanbul’a vardığında Harita Komisyonu’na üye seçilerek İstanbul ve çevresinin haritasının hazırlanmasında görev aldı (1909). Ertesi yıl Türkiye-Bulgaristan arasındaki sınır tesbit komisyonuna topografya subayı olarak tayin edildi ve iki yıl bu görevde kaldı. Daha sonra bir yıl kadar Kafkasya’da Türkiye-Rusya sınır komisyonunda çalıştı. Balkan savaşı başlayınca yine kendi isteğiyle Çatalca cephesindeki beşinci fırkaya erkânıharp olarak atandı (1912). 1913’te bir grup subayla birlikte eğitim için gittiği Fransa’da bir yıl kaldıktan sonra tekrar Rusya sınır belirleme komisyonunda görevlendirildi (1914). Buradaki görevini tamamlayıp Tiflis’e geçmesinden birkaç gün sonra I. Dünya Savaşı patlak verdi. Bunun üzerine Moskova, Petersburg, İsveç ve Almanya üzerinden bir buçuk ay içinde İstanbul’a döndü ve Birinci Ordu’da görevlendirildi. Eylül 1915’te rütbesi binbaşılığa yükseltildi.
Irak’a dönüşünden birkaç gün sonra Bağdat’ta el-Medresetü’l-askeriyyetü’l-melekiyye’ye (daha sonraki el-Külliyyetü’l-askeriyye) müderris tayin edildi, 1924 yılı sonunda okula müdür oldu. Ardından Irak ordusunda miralay rütbesi verilerek eğitim dairesinde görevlendirildi. Osmanlı ordusunda edindiği tecrübeyle Irak’ta askerî eğitim ve araştırmalara önemli katkılar sağladı. Temmuz 1925’te Süleymaniye’den mebus seçildi, meclis başkanvekilliği ve askerî komisyon başkanlığına getirildi. 1925-1942 yıllarında Irak krallık yönetiminde kurulan yaklaşık otuz hükümetin çoğunda İskân ve Ulaştırma, Maârif, Savunma, Adalet ve İktisat bakanı olarak görev yaptı. Bu arada Mayıs 1928’de Süleymaniye, Ocak 1932’de Erbil, Ağustos 1935 ve Ekim 1943’te yine Süleymaniye mebusu seçildi. 25 Aralık 1943’te Âyan Meclisi’ne üye oldu. 10 Temmuz 1948’de Süleymaniye’de vefat etti. Çoğu kaynağın aksine Suveyrekî, Bağdat’ta öldüğünü ve Süleymaniye’ye götürülerek orada defnedildiğini, Kemal Mazhar Ahmed de 9 Temmuz’da öldüğünü kaydeder.
Irak cephesinde görevli olduğu dönemde harp madalyası, gümüş liyakat nişanı, ikinci dereceden Alman demir haç nişanı, Avusturya hükümeti harp madalyası, Filistin cephesinde birinci dereceden Alman demir haç nişanı ile ödüllendirilen Zekî Bey, yoğun askerî ve idarî görevleri arasında bu cephedeki savaşlara dair bir dizi eser kaleme almış, ayrıca İstanbul’da ve Irak’ta çıkan Tanin, Tasvîr-i Efkâr, Vakit, Gelâvêj, Jîn, Bangî Kurdistân, Jiyâneve, Jiyân gibi gazete ve dergilerde yazıları neşredilmiştir. Osmanlı Devleti’nin dağılmasından sonra Irak’taki siyasî istikrarsızlık ortamında kurulan hükümetlerin çoğunda bakan olarak bilgi ve tecrübesinden yararlanılmıştır. Zekî Bey, Osmanlı askerî tarihine dair eserleri yanında esas olarak modern dönemde Kürt tarihi üzerine ilmî bir üslûpla hazırlanan ilk eserin müellifi olarak şöhret bulmuştur. Kürt tarihine, dil ve kültürüne hizmetle ilgili teşebbüsleri desteklemiş, 1930’da Tevfik Vehbî, Cemâl Bâbân gibi şahsiyetlerle birlikte hukukçu ve milletvekili Ma‘rûf Ciyâvûk’un başkanlığında Kürt Terakkî Kulübü adlı derneğin kurucuları arasında yer almış, 1943 yılında derneğin başkanlığına seçilmiştir. Iraklı edip Alâeddin Seccâdî tarafından çıkarılan ilk Kürtçe edebiyat dergisi olan aylık Gelâvêj’in kuruluşunda (1939) ve yazı kadrosu içinde görev almış, çeşitli yazılar yazmıştır. Kürtçe, Türkçe, Arapça ve Farsça yanında İngilizce, Fransızca ve Rusça da bilen Zekî Bey şiir, hat ve resimle de ilgilenmiştir. Alâeddin Seccâdî Muḥammed Emîn Zekî (Bağdat 1948), Sıddîk Sâlih Sercemî Berhemî Muḥammed Emîn Zekî Beg (Süleymaniye 2005) adıyla birer eser kaleme almış, Dârâ Cemâl Gafûr Muḥammed Emîn Zekî ve devrühü’s-siyâsî ve’l-idârî fi’l-ʿIrâḳ 1924-1948 ismiyle yüksek lisans tezi hazırlamıştır (Câmiatü’d-düveli’l-Arabiyye, Ma‘hedü’t-târîhi’l-Arabî ve’t-türâsi’l-ilmî, Bağdat 1425/2004).
Irak’a dönüşünden birkaç gün sonra Bağdat’ta el-Medresetü’l-askeriyyetü’l-melekiyye’ye (daha sonraki el-Külliyyetü’l-askeriyye) müderris tayin edildi, 1924 yılı sonunda okula müdür oldu. Ardından Irak ordusunda miralay rütbesi verilerek eğitim dairesinde görevlendirildi. Osmanlı ordusunda edindiği tecrübeyle Irak’ta askerî eğitim ve araştırmalara önemli katkılar sağladı. Temmuz 1925’te Süleymaniye’den mebus seçildi, meclis başkanvekilliği ve askerî komisyon başkanlığına getirildi. 1925-1942 yıllarında Irak krallık yönetiminde kurulan yaklaşık otuz hükümetin çoğunda İskân ve Ulaştırma, Maârif, Savunma, Adalet ve İktisat bakanı olarak görev yaptı. Bu arada Mayıs 1928’de Süleymaniye, Ocak 1932’de Erbil, Ağustos 1935 ve Ekim 1943’te yine Süleymaniye mebusu seçildi. 25 Aralık 1943’te Âyan Meclisi’ne üye oldu. 10 Temmuz 1948’de Süleymaniye’de vefat etti. Çoğu kaynağın aksine Suveyrekî, Bağdat’ta öldüğünü ve Süleymaniye’ye götürülerek orada defnedildiğini, Kemal Mazhar Ahmed de 9 Temmuz’da öldüğünü kaydeder.
Irak cephesinde görevli olduğu dönemde harp madalyası, gümüş liyakat nişanı, ikinci dereceden Alman demir haç nişanı, Avusturya hükümeti harp madalyası, Filistin cephesinde birinci dereceden Alman demir haç nişanı ile ödüllendirilen Zekî Bey, yoğun askerî ve idarî görevleri arasında bu cephedeki savaşlara dair bir dizi eser kaleme almış, ayrıca İstanbul’da ve Irak’ta çıkan Tanin, Tasvîr-i Efkâr, Vakit, Gelâvêj, Jîn, Bangî Kurdistân, Jiyâneve, Jiyân gibi gazete ve dergilerde yazıları neşredilmiştir. Osmanlı Devleti’nin dağılmasından sonra Irak’taki siyasî istikrarsızlık ortamında kurulan hükümetlerin çoğunda bakan olarak bilgi ve tecrübesinden yararlanılmıştır. Zekî Bey, Osmanlı askerî tarihine dair eserleri yanında esas olarak modern dönemde Kürt tarihi üzerine ilmî bir üslûpla hazırlanan ilk eserin müellifi olarak şöhret bulmuştur. Kürt tarihine, dil ve kültürüne hizmetle ilgili teşebbüsleri desteklemiş, 1930’da Tevfik Vehbî, Cemâl Bâbân gibi şahsiyetlerle birlikte hukukçu ve milletvekili Ma‘rûf Ciyâvûk’un başkanlığında Kürt Terakkî Kulübü adlı derneğin kurucuları arasında yer almış, 1943 yılında derneğin başkanlığına seçilmiştir. Iraklı edip Alâeddin Seccâdî tarafından çıkarılan ilk Kürtçe edebiyat dergisi olan aylık Gelâvêj’in kuruluşunda (1939) ve yazı kadrosu içinde görev almış, çeşitli yazılar yazmıştır. Kürtçe, Türkçe, Arapça ve Farsça yanında İngilizce, Fransızca ve Rusça da bilen Zekî Bey şiir, hat ve resimle de ilgilenmiştir. Alâeddin Seccâdî Muḥammed Emîn Zekî (Bağdat 1948), Sıddîk Sâlih Sercemî Berhemî Muḥammed Emîn Zekî Beg (Süleymaniye 2005) adıyla birer eser kaleme almış, Dârâ Cemâl Gafûr Muḥammed Emîn Zekî ve devrühü’s-siyâsî ve’l-idârî fi’l-ʿIrâḳ 1924-1948 ismiyle yüksek lisans tezi hazırlamıştır (Câmiatü’d-düveli’l-Arabiyye, Ma‘hedü’t-târîhi’l-Arabî ve’t-türâsi’l-ilmî, Bağdat 1425/2004).
Muhammed Emin Zeki Beg - "Kürtler Ve Kürdistan Tarihi" PDF
Kitabı sadece kayıtlı kullanıcılar indirebilir.
Yorumlar 0
Bir yorum Yaz