Çılgın bir bahis, kaşar peyniriyle yapılmış nefis bir tost ve sevimli bir yavru keçi… Alexis Montgomery’nin düzenli hayatı bir anda altüst olur. Tüm bu karmaşanın merkezindeyse, ondan on yaş küçük, çekiciliğiyle baş döndüren ve Alexis’in alışık olduğu elit şehir hayatının tam zıttı bir marangoz vardır: Daniel Grant.
Zengin bir ailenin kızı olan Alexis, nesillerdir dünyaca ünlü cerrahlar yetiştiren bir soyun mirasçısıdır. Ancak onun kalbi şöhretin ve gösterişli kariyerlerin peşinde değildir. O, sıradan bir acil servis doktoru olarak hayatını sürdürmekten mutludur. Ne var ki Daniel’la geçirdiği her an, Alexis’e gerçek mutluluğun bambaşka bir yerde saklı olduğunu fısıldar.
Küçük bir kasabanın sıcaklığı ve Daniel’ın sade ama içten dünyası Alexis’i büyüler. Fakat bu ilişkinin kalıcı olması, Alexis’in birçok şeyi riske atması anlamına gelir: ailesinin beklentilerini karşılamamak, prestijli kariyerini sorgulamak ve binlerce insana yardım etme fırsatından vazgeçmek.
Daniel’ı kendi dünyasına çekmesi imkânsız gibi görünse de, onun yanında hissettiği huzuru kaybetmek de göze alınacak bir şey değildir. Bunca fark varken, Alexis kalbiyle mantığı arasında nasıl bir seçim yapacak
Yorumlar 0
Bir yorum Yaz