Toprak bize bitmez tükenmez bir kaynak gibi görünür. Hep orada, ayaklarımızın altındadır; tarlalardaki ürünlerin, çayırların ve ağaçların altında... Toprağın üstünde yaşar, ondan beslenir, ama ona yeterli özeni göstermeyiz. Bazı şarap severler her toprağın kendine has bir kokusunun, tadının olduğunu söyler. Peki, kaçımız bunun farkındayız? Akşam yemeği için masaya oturduğumuzda hangimizin aklına yiyeceklerimizi yetiştiren toprak geliyor? İşte bu çok önemli. Toprak, gıda üretimimizin temeli. Bitkilere besin maddelerini ve suyu sağlayan o. Bu besin maddeleri de yediğimiz her patateste, her somun ekmekte, her bir pirinç tanesinde ve mısırda bulunuyor. Hatta her bir pirzolada ve fırınlanmış tavukta da... Sağlıklı toprak olmadan sağlıklı gıda üretmek mümkün değil. Fakat toprakta sadece gıda üretilmiyor, toprak birçok başka şeye de yarıyor. Yağmur suyunu süzüyor ve onu temiz içme suyuna dönüştürüyor örneğin. İklimi düzenliyor; zira toprak, okyanuslardan sonra en büyük ikinci karbon yutağı olarak anılıyor ve dünyadaki bütün ormanların toplamından daha fazla karbon depoluyor. Ayrıca toprağın içinde hayat var. Bir avuç toprak dünyadaki bütün insan nüfusundan daha fazla organizma barındırıyor. Bütün canlı türlerinin üçte ikisi toprak altında gizli. Uluslararası camia kendisine üç önemli hedef belirlemiş durumda: biyoçeşitlilik kaybını durdurmak, küresel ısınmayı 2 °C ile sınırlı tutmak ve herkesin yeterli miktarda gıdaya erişimini garanti altına almak. Verimli topraklar olmadan bu hedeflerin hiçbirine ulaşılamaz. Toprağın işini yapabilmesi içinse içindeki canlı yaşamının sağlam, humus katmanının sağlıklı olması ve toprak haklarının korunması gerekir. Oynadığı bütün hayati rollere rağmen toprağı korumakta başarısız oluyoruz. Yanlış kullanım sebebiyle her yıl yaklaşık 24 milyar ton verimli toprağı kaybediyoruz. Bu kaybın çeşitli sebepleri var. Şehirler ve yollar giderek daha geniş alanlara yayılıyor. Asfalt ve beton, toprak zemini mühürleyerek verimli topraklara geri dönüşü olmayan bir şekilde zarar veriyor. Azalan nüfus da bu zararı durduramıyor: Almanya’da her gün 77 hektar toprak işlevlerinin bir kısmını ya da tamamını yitiriyor. Bu, 100 futbol sahası büyüklüğünde alanın gıda üretimine elverişli olmaktan çıkması anlamına geliyor. Ve tarımsal faaliyetler de bu suça ortak.
Yorumlar 0
Bir yorum Yaz