Besim Dellaloğlu "Benjaminia: Dil, Tarih ve Coğrafya" PDF
- Yazar:
-
Dil:
- Tür: İnceleme
- Görüntülendi: 168
- Yüklendi:
- Yükledi:
Koleksiyoncu, nesneleri kullanılırlıklarından özgürleştirmeye çalışır; onları "işe yaramaz" hale getirmeyi amaçlar. Bu, aslında modernliğe karşı bir isyandır. Düzeni bozar, sistemi işlevsiz hale getirir. Koleksiyoncu ile nesneler arasında kurulan bu ilişki, Frankfurt Okulu'nun birey ile toplum arasında kurmayı hedeflediği ilişkiye benzer. Amaç, özneyi toplumsal kullanılırlıktan kurtarmak, onu toplumsal normlar ve belirlenimlerden olabildiğince özgürleştirmektir. Frankfurt Okulu, öznenin kullanım değerine saldırır; tıpkı koleksiyoncunun nesnenin kullanım değerine saldırdığı gibi. Koleksiyoncu, nesneye onun "aurasını" geri kazandırmaya çalışırken, Frankfurt Okulu da özneye aynı şeyi yapar. Bu noktada, Frankfurt Okulu'nu kötümserlikle suçlayanların anlayamadığı şey şudur: Okul kötümser değildir. Onlar, modern toplumun kötü bir toplum olduğunu, hatta tarihteki en kötü toplum olduğunu savunurlar. Kuram kötümser değil, kuramın incelediği nesne kötüdür. Yapısalcılıkla olan en büyük farkları da burada ortaya çıkar. Adorno'nun Gramsci'den ilham alarak söylediği gibi: "Aklın kötümserliği, iradenin iyimserliği."
Yorumlar 0
Bir yorum Yaz